İtirazın İptali Davası Arabuluculuk Dava Şartına Tabidir

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
ONALTINCI HUKUK DAİRESİ

Esas : 2020/793

Karar : 2020/760

Tarih : 23.03.2020

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, müvekkili şirketin davalı bankanın müşterisi olduğunu, müvekkiline ait hesaptan 47.270,00 TL EFT işlemi yapıldığını, ancak bu işlemin müvekkili şirket tarafından yapılmadığını, bu nedenle müvekkilinin zarara uğradığını, davalı bankanın zararı karşılamadığını, zararın karşılanması için başlattıkları icra takibinin davalının haksız itirazı sonucu durduğunu belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; davanın arabuluculuğa tabi olduğu, bu dava şartının yerine getirilmediği gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiş, kararı davacı vekili istinaf etmiştir. Davacı vekili istinaf sebebi olarak; arabuluculuk yoluna başvurulduğunu, son tutanağın dava dilekçesi ekinde sunulduğunu, mahkemenin dosyayı incelemeksizin karar verdiğini bildirmiştir.

GEREKÇE: Dava, İİK'nun 67.maddesi uyarınca bankacılık işleminden kaynaklanan itirazın iptali davasıdır. 6102 Sayılı TTK'nun 5/A maddesi uyarınca konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulması dava şartıdır. Eldeki dava itirazın iptali davasıdır. İtirazın iptali davasında alacaklı ödeme emri ile takip konusu yaptığı alacağın varlığının tespitini talep etmekte ise de, sonuçta alacağın tahsilini amaçlamaktadır. Bu nedenle itirazın iptali davası takip hukukuna özgü bir tahsil davasıdır. Dolayısıyla itirazın iptali davası arabuluculuk dava şartına tabi davalardandır. Somut olay bakımından ise davacı vekilince dava dilekçesi ekinde 28/08/2019 tarihli "Hukuk Uyuşmazlıklarında Dava Şartı Arabuluculuk Son Tutanağı" nın sunulduğu görülmüştür. Dolayısıyla arabuluculuk dava şartı yerine getirilmiştir. Mahkemece bu husus gözetilerek yargılamaya devam edilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Hal böyle olunca davacı vekilinin istinaf talebinin kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;1-Davacı vekilinin istinaf talebinin KABULÜNE,2-İstanbul Anadolu 13.Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 13/12/2019 tarih, 2019/856 esas, 2019/95 karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3-Yukarıda gerekçede belirtildiği şekilde yargılamaya kaldığı yerden devam edilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine İADESİNE, 4-İstinaf peşin harcının talebi halinde davacıya iadesine, 5-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan 148,60 TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 23,50 TL posta gideri olmak üzere toplam 172,10 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK'nun 353/1-a-4 maddesi uyarınca oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.23/03/2020

https://www.cankayaarabuluculuk.com/bilgi-bankasi/kararlar/itirazin-iptali-davasi-arabuluculuk-dava-sartina-tabidir-2

DİĞER YAZILAR

  • Arabulucunun arabuluculuk toplantısına yaptığı daveti usulüne uygun yerine getirmemiş olması usulden ret sebebi olamaz
    • 02.12.2022
    • Yargıtay 9.Hukuk Dairesi

    Arabulucunun taraflara ulaşma ve toplantıya davet etme sorumluluğunu usulünce yerine getirmeden arabuluculuk faaliyetini sonlandırması halinde dahi arabuluculuk dava şartı gerçekleşmiş sayılır.

    Devamını oku
  • Kambiyo Senedine Dayalı Açılan Menfi Tespit Davalarında Arabuluculuk Dava Şartı Değildir
    • 24.05.2022
    • Yargıtay 11. Hukuk Dairesi

    Dava, bonoya dayalı menfi tespit talebine ilişkindir. Ancak menfi tespit davaları sonunda verilen hükümler esasa yönelik olarak cebri icraya konu edilip infaz edilememektedir. Bu sebeple ticari davalarda arabuluculuğa başvurma şartı, menfi tespit davalarını kapsamamaktadır.

    Devamını oku
  • Belirsiz Süreli İş Sözleşmesinden Kaynaklı Alacak Arabuluculuk Son Tutanağı ile Temerrüde Sebep Olur
    • 18.05.2022
    • Yargıtay Dokuzuncu Hukuk Dairesi

    Somut olayda, sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesinden kaynaklı işçi alacağının mevcut olması sebebiyle iş mahkemeleri açısından dava şartı arabuluculuğa başvurulmuştur.Arabuluculuk ile bir anlaşmaya varılamamış ve uyuşmazlık mahkemeye taşınmıştır.Mahkeme, son tutanak ile işverenin temerrüde düştüğünü kabul ederek borcun ve faizin hesaplanmasını sağlamaktadır.

    Devamını oku
  • Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 73/A maddesi ile Getirilen Dava Şartı Arabuluculuk Düzenlemeden Sonraki Uyuşmazlıklar İçin Uygulanır
    • 09.05.2022
    • Yargıtay Üçüncü Hukuk Dairesi

    Somut olayda, tüketici kredisi kullanan alacaklının kartel faizlere karşı açtığı tazminat davasının dava şartı arabuluculuğa tabii olup olmadığu uyuşmazlık konusu olmuştur ancak bu husus ticari bir alacak değildir. Tüketici mahkemesi için arabuluculuk şartının getirilmesinden önce açılan bir dava olduğundan dava şartı arabuluculuğa başvuru zorunlu değildir.

    Devamını oku
Web sitemizdeki çerezleri (cookie) kullanıcı deneyimini artıran teknik özellikleri desteklemek için kullanıyoruz. Detaylı bilgi için tıklayınız.
Tamam